Sevapları Yok Eden Günah

Sevapları Yok Eden Günah
HiraFM.net

Selamun Aleykum Ve Rahmetullah

İslamisohbetci.com HiraFM.net Dini Sohbet 

Sürekli dedikodu yapan insanla arkadaşlık yapma!

Bu kötü huy sanada bulaşır. Ahiretini mahvedersin.

Peygamberimiz (a.s.m) Buyurdu ki;,

Kitabına bakan kişi şöyle der:

Ya rabbi, benim işlediğim şu şu ibadetlerimin sevapları nerede?

Onları kitabımda göremiyorum.

Bunun üzerine Allah teala şöyle buyurur:

İnsanları gıybet etmen nedeniyle ibadetlerinin sevapları imha edildi.

islamisohbetçi radyo birbirinden güzel ilahi ,Ezgi ve Sohbetlerimiz için, hiraFM.net  radyoda, Kuran-ı Kerim dinletiler, Kuran-ı Kerimin meali, ilahiler, dinle ilgili sohbet dahil olabilecek her konuda, dini sohbetler, hadisler, islamisohbetçi radyomuz winapten  dinlemek için tıklayınız.

Adı “Rahman” ve ”Rahim”

“Rahman” ve “Rahim”
HiraFM.net

Geçmiş zamanlarda hayatı boyunca kötülükten başka bir şey yapmamış bir Müslüman, günün birinde Bir iş için uzun bir yolculuğa çıkmıştı. Günler süren yolculuk sırasında yolu ıssız, çöl sayılabilecek bir yere vardı.
Oldukça susamış ve acıkmıştı. Çıkınında ki az bir miktarda olan azıkla karnını doyurdu. Su kırbasını aldı. Fakat suyu bitmişti. Kimsenin olmadığı bu yerde su temin edebileceği bir yer aramaya başladı.

                                       İslamisohbetci.com HiraFM.net Dini Sohbet 

Oldukça susamış ve acıkmıştı. Çıkınında ki az bir miktarda olan azıkla karnını doyurdu. Su kırbasını aldı. Fakat suyu bitmişti. Kimsenin olmadığı bu yerde su temin edebileceği bir yer aramaya başladı.

Nihayet bir su kuyusu buldu. Çektiği sudan kana kana içtikten sonra kırbasına doldurdu. Dinlenmek için tam uzanmışken, susuzluktan dişi dışarı sarkmış bir köpek çaresiz bakan gözlerle yanına geldi.

Köpeğin perişan haline çok üzülmüş, susuzluktan kendisinin az önceki durumunu hatırladı. Köpeğe su içirmek için ayakkabısını çıkarıp iki elini  kuyuya saldı. Çektiği suyu köpeğin önüne koyarak su içmesini izledi.

Adı “Rahman” ve “Rahim” olan merhametli Rabbimiz, günahkar bu kulunu, sırf bir köpeğe merhamet gösterdiği için onun tüm günahlarını bağışlamıştı.

Evet değerli kardeşlerim. Amel ve ibadetlerimiz her ne olursa olsun, yaratılmışı yaradan dan ötürü sevmek her Müslümanın şiarı olmalıdır. Günümüzde, hayvanlara türlü eziyetler ile haberlere konu olan birçok insanla karşılaşmak mümkün.    

İyilikte bulunup Salih ameller ile ancak İmanı güzelleştire biliriz.

Bunun en güzel yolu da hem insanlara, hem hayvanlara, hem de Tabiata bir Müslümana yakışacak şekilde duyarlı olmamızdır.

Kasıtlı olarak ülkemizin ciğerleri olan ormanları yakanlar sadece ağaçları yakanlar sadece ağaçları değil, orada yaşayan tüm canlıların yok olmasına neden olmaktadır.

Ve Allah katında bunun vebali çok ağırdır.

Bir Günahkarın bile, köpeğe su verdiği için Günahları affediliyorsa, masum ve dilsiz olan bu Mahlukatlarında en bizim kadar bu dünyada yaşamaya hakları olduğunu aklınızdan çıkarmamamız gerekir.

Onların varlığı, Ekolojik Denge için olmazsa olmazdır.

İslamisohbetci.com HiraFM.net Dini Sohbet 

Selamun Aleykum ve Rahmetullah

Toplumsal Barış Ve Uzlaşma

Toplumsal Barış ve Uzlaşma

İslami kaynaklarda toplumsal barış, uzlaşma ve kaynaşmayı ifade eden kavramlar arasında en yaygın kullanılanı ülfet kelimesidir.  HiraFM.net

Özellikle cahiliye kabileciliği ve asabiyet duygusunun tahribatıyla büyük bir parçalanma ve nefter döneminden sonra İslam toplumu için barış, uzlaşma ve kaynaşma özel bir önem kazanmış: ayet ve hadislerde gerek ülfet ve bundan türemiş kelimelerle, gerekse aynı veya yakın anlamlarda kullanılan sulh ıslah gibi başka kelimelerle Müslümanlar arasında barış ve kardeşliğe dayalı güçlü bağlar kurulması amaçlanmıştır.

Cahiliye dönemiyle İslami dönemin islami dönemin insan farkına işaret etmesi bakımından son derece ilgi çekici olan bir ayette Hz. Peygamber’e hitaben şöyle buyurulmuştur: “Yeryüzündeki her şeyi verseydin yine de onların kalplerini uzlaştıramazdın; fakat Allah onların arlarını uzlaştırıp kaynaştırdı” (el-Enfal 8/63).

Hz. Peygamber de uzlaşma ve kaynaşma çabası göstermenin Müslümanlar için bir görev olduğuna şöyle işaret eder: münin ülfet eden (uzlaşıp kaynaşan) insandır, ülfet etmeyen ve kendisiyle ülfet kurulamayan insanda hayır yoktur.

Böylece sevgi ve sevginin doğal bir sonucu olan kardeşlik, dostluk gibi kavramlar, sadece bir duygu yapısını değil, insanları olumlu eylemlere yönelten bir ahlak motifini ve toplumsal dayanışma unsurunu da ifade etmektedir.

İslam ahlakının  bu aksiyoner karakterini dile getirmek üzere Hz. Peygamber şöyle buyurmuşlardır: “Müslüman Müslümanın  kardeşidir.

İslamisohbetci.com HiraFM.net Dini Sohbet 

Allah İsraf Edenleri Neden Sevmez

Allah İsraf Edenleri Neden Sevmez

Hz. Said (r.a) suyu bolca dökerek abdest alıyordu. Bunu gören Peygamber Efendimiz, “Suyu israf etmekten sakın” buyurdu.  “Ya Resulullah, abdestte israf olur mu?” diye sorunca, Resulullah (a.s.m), “Evet, akan su kenarında da abdest alacak olsan suyu israf etme” buyurdu.  HiraFM.net

Suyun Önemi Suyun kıymetini en iyi şekilde idrak eden Müslümanlar, kendilerine su ikram eden kişiye, “Su gibi aziz ol” diye dua ederler, Bu sebeple de su hizmetlerine ehemmiyet verirler.

Bilhassa Kabe’nin yanında hacılara su ve şerbet ikram etmeyi büyük bir şeref ve mühim bir vazife sayarlar: Peygamber Efendimiz’in amcası Hz. Abbas’ın Taif’te üzüm bağı vardı.

İslam’dan önce de sonra da oradan kuru üzüm taşır, Zemzem’in içine katarak hacılara ikram ederdi.

Kendisinden sonra oğulları ve torunları da hep böyle yaptılar. “Ey Ademoğulları! Her secde edişinizde güzel elbiselerinizi giyin; yeyin, için, fakat israf etmeyin çünkü Allah israf edenleri sevmez.

İslamisohbetci.com HiraFM.net Dini Sohbet  Allah İsraf Edenleri Neden Sevmez

Allahın emirlerine uymadığı için. Allah’ın verdiği nimeti boşa harcadığı için, israf edilen nimetlere bir çok kişi sahip olmak için can atarken sahip olan kişinin değeri bilmemesinden dolayı sevmez. 

İslamisohbetci.com olarak Allah israf edenleri neden sevmez? Makalemizin sonuna geldik. Başka makalede buluşmak üzere.

Selam ve dua ile

Kıraat Çeşitleri

Kıraat Çeşitleri
Mütevatir Kıraatler
Yalan üzere birleşmeleri mümkün olmayan bir topluluğun aynı şekilde yalan üzere birleşmeleri mümkün olmayan bir toplulukları rivayet ettikleri kıraatlere mütevatir kıraat denir. HiraFM.net

İslamisohbetci.com HiraFM.net Dini Sohbet Kıraat Çeşitleri

Yedi kıraat imamına nispet edilen kıraatler mütevatir kabul edilmiştir.

Meşhur Kıraatler sahih senetle nakledilen, Arapça’ya ve er-resmü’l-usmani’ye uygun olan, kurra arasında meşhur olsa da tevatür derecesine ulaşamayan kıraatlere meşhur kıraat denir.

Bunlar yedi kıraat imamından sonra zikredilen üç kıraat imamına nispet edilen kıraatlerdir. Ahad Kıraatler Senedi sahih olup Arapça’ya veya er-resmü’l-‘usmani’ye uymayan kıraatlere ahad kıraat denilmiştir.

Bu kıraatlerin namazda veya namaz dışında okunması caiz değildir.

Şaz Kıraatler Senedi sahih olduğu halde Mushaf hattına uygun olmayan kıraatlere şaz kıraat denilmiştir.

Kıraatlerin kabul edilmesinde üç şart aranmıştır. a) Hz. Peygamber’den (s.a.v) sahih senedle nakledilmesi b) Arapça dil kurallarına uygun olması c) Er-resmü’l-usmani’ye uygun olmasıdır.

Mevzu Kıraatler Kıraatlerin hiçbir şartını taşımayan ve uydurulan kıraatlere mevzu kıraat denir.

Müdrec Kıraatler Ayetlere tefsir amacıyla yapılmış ilavelere müdrec kıraat denilmiştir.

Bunlar bazıları tarafından ayetin bir bölümü zannedilerek (farklı bir kıraatmiş gibi) rivayet edimişse de müdrec oldukları tespit edilmiştir.

İslamisohbetci.com olarak  Kıraat Çeşitleri  Makalemizin sonuna geldik. Başka makalede buluşmak üzere.

Selam ve dua ile

Kıraat İlmin Tanımı

Kıraat İlmin Tanımı
Selamun Aleykum ve Rahmetullah
Kıraat sözlükte “okumak ve tilavet etmek” anlamlarına gelir. Terim olarak Kur’an kelimelerinin eda keyfiyetini ve bu keyfiyet konusundaki ihtilafları/farklılıkları nakleden kimselere dayandırarak bilmektir.

 islami sohbetçi  HiraFM.net

 HiraFM.net Dini Sohbet  Kırat İlmin Tanımı

Kıraat İlminin Doğuşu

Kur’an-ı Kerim ilk yıllarda Kureyş lehçesiyle Hz. Peygamber’e (s.a.v) nazil oluyordu. Müslümanlar kabile halinde yaşadıklarından ve farklı lehçeleri konuştuklarından aynı dili konuşmalarına rağmen Kur’an okunuşunda lehçe farkından dolayı ihtilaf ediyorlardı.

Kureyş dışında farklı lehçeleri konuşan insanlara koylaylık sağlamak amacıyla Kur’an, Medine döneminden itibaren yedi harf üzere inmeye başladı. Böylece lehçesi farklı olan Müslümanlar zorlandıklarında kendi lehçelerine uygun olarak okuyabilme imkanı bulmuş oldular. Yedi harfin anlamı konusunda alimler ihtilaf etmiştir.

Peygamberimiz (s.a.v) bu konuda kesin bir açıklama gelmediğinden yedi harfin anlamını tespit etmek kolay olmamıştır. Bu yüzden 60 civarında görüş ortaya atılmıştır.

Bu bağlamda Kur’an’da belirli kelimelerin farklı kıraatleri nakledilmiştir.

Bu farklı kıraatler sahih nakil yoluyla Hz. Peygamber’den (s.a.v) rivayet edilmiştir. Söz konusu kıraatler zamanla sistemleşerek kıraat imamlarına nispet edilir olmuştur. Daha sonra da yedi kıraat imamına nispet edilen “yedi kıraat” kavramı ortaya çıkmıştır.

“Yedi kıraat” kavramı “yedi harf ” kavramından çok sonra ortaya çıkmış bir kavramdır. Ancak bazen bu iki kavram birbirine karıştırılmıştır. Hatta “yedi harf” kavramının anlamı “yedi kıraat” olarak algılanmıştır. Oysa mesele öyle değildir. Yedi kıraat’in yedi harf içerisinde değerlendirilmesi mümkünse de yedi harfin, yedi kıraat olarak izah edilmesi mümkün değildir.

İslamisohbetci.com olarak  Kırat İlmin Tanımı Makalemizin sonuna geldik. Başka makalede buluşmak üzere.

SELAM ve DUA ile

Şehit’lik Mertebesinin Şerefi

Şehitlik Mertebesinin Şerefi

Din yolunda, Allah uğrunda arslanlar gibi çarğışırken ölenlere, İslam Dini “Şehit” ismini vermiştir. HiraFM.net

İslamisohbetci.com HiraFM.net Dini Sohbet

Şehitlik mertebesi; en büyük, en yüksek derecedir

Şehitlik mertebesi; en büyük, en yüksek derecedir. Müslümanlık nazarında bu mertebeye eşit olan derece, Ancak Peygamberlik mertebesidir. Peygamberlikten başka bir mertebe, buna eşit olamaz. Şehadet rütbesini kazananların mahiyetini bizim bilmediğimiz, sonsuz bir hayat ile yaşamakta olduklarını bize Kur’an-ı Kerim haber veriyor:

“Allah yolunda katlolunanlar için öldü demeyiniz, belki onlar diridir, lakin siz farkında değilsiniz, bilemezsiniz.” melainde olan ayet-i kerime bu hakikati bildirmektedir. Allah yolunda can vermenin ne büyük bir şeref olduğunu düşününüz ki; Peygamberimiz dahi şehit olmasını temenni ederlerdi. Nitekim:

” Allah yolunda katlolunmak, alacaklının hakkından başka bütün kusurları affettirir. mealinde olan hadis-i şerif, Allah yolunda şehit olanların üzerinde olan kul hakkından başka bütün kusurlarının af ve mağfiret olunacağını;

“Denizde şehit olanlar, karada şehit olanlardan Allah katında daha faziletlidir” melaindeki hadis ise, denizde şehit olanların derecesinin karada şehit olanlardan daha üstün olduğunu göstermektedir.

İslamisohbetci.com olarak Şehit’lik Mertebesinin Şerefi Makalemizin sonuna geldik. Başka makalede buluşmak üzere.

SELAM ve DUA ile

Hz. Ömerü’l-Faruk (Radıyallahu Anh)

Hz. Ömerü’l-Faruk (Radıyallahu Anh) Efendimizin Sancak Etlim Ettiği Vakit Söyledikleri Nutuk HiraFM.net

İslamisohbetci.com HiraFM.net Dini Sohbet

“Allah’ın ismiyle, yardım ve lütfu ile bu sancağı teslim ediyorum. İlahi kuvvetle beraber gidin. Yardım ancak Allah’dandır. Hak ve sebattan ayrılmamak ile hasılolur. Allah yolunda, Allah’ı tanımayanları ve hadini aşanları sevmez. Düşman ile karşılaştığınız zaman korkmayın, kudret ve zafer zamanında göz oymayın, burun, kulak kesmeyin; galib geldiğiniz zaman da israf etmeyin (Düşmana lüzumsu zarar verdirmeyin). İhtiyarlardan, çocuklardan, kadınlardan kimseyi öldürmeyin, iki taraf karşılaştığı zaman, düşmana her taraftan hücum ettiğiniz zaman, katliamdan kaçının.”

Birer birer özetini burada nakletmiş olduğum bu emirnameler, şu nasihatlar, müslümanlar için bugün de birer düstur olarak, bugün de kıymetini muhafaza etmektedir. Dinden ilham alan, dini emirlere uymayı vazife bilen müslümanlar, en üstün zamanlarda bu vasiyetlere uymuşlar, değü tecavüzde bulunmak, çok zaman misliyle karşılık vermekten bile vazgeçmişlerdir. Bunların her satırında, her kelimesinde, İslamın yüceliği, adaleti, merhameti ve şefkati ççok açık olarak görülmektedir.

İslamisohbetci.com olarak Hz. Ömerü’l-Faruk (Radıyallahu Anh) Makalemizin sonuna geldik. Başka makalede buluşmak üzere.

SELAM ve DUA ile

Tefsir

Tefsir
HiraFM.net

Tefsir
Kuran-ı Kerim yirmi üç yıl boyunca, yaşanan belirli olaylara bağlı olarak kısım kısım indirilmiştir.

Hz. Peygamber’in hayatının ve onun yaşadığı dönemin iyi bilinmesi son derece önemlidir. Buna ilaveten Kur’an’ın anlaşılması için . Hz. Peygamber2in sünnetinin de iyi bilinmesi gerekir.

Peygamberimizin vefatından sonra onun yakın sahabileri Kur’an’ı açıklamaya ve yorumlamaya devam ettiler. Tefsir konusunda en tanınmış sahabi Abdullah b. Abbas’tır. Sahabe döneminde sonra gelen tabiin nesli de hem öncekilerden gelen bilgileri öğrenmiş ve öğrencilerine öğretmiş hem de kendi düşünce ve yorumlarını açıklamışlardır. Bu yolla tefsir ilmi gün geçtikçe gelişmiştir. Tarih içinde çok sayıda tefsir kitapları yazılmıştır.

Bu kitapları yaz belirli bir düzen içinde çok boyutlu olarak açıklanmıştır. Cumhuriyet Dönemi’nde Elmalılı Hamdi Yazar’ın kaleme aldığı “Hak Dini Kur’an Dili” adlı tefsir kitabı başırılı bir çalışma olarak kabul görür. Tefsir ilminde yapılan çalışmalar dini bir metnin nasıl anlaşılması gerektiği konusunda büyük bir birikim ortaya çıkarmış, bu alanda yazılan şaheserler diğer din ve kültürlere mensup insanlar için örnek olmuştur

Taberi, Fahreddin er-Razi, Kadı Beyzavi ve Zemahşeri’nin tefsirleri bu alanın önde gelen tefsirlerindendir.

İslamisohbetci.com HiraFM.net

İslam Felsefesi

İslam Felsefesi
HiraFM.net İslamisohbetci.com HiraFM.net

Müslümanlar felsefe ile hicri ikinci asrın basında tanışmışlar ve hızlı bir biçimde onu öğrenerek İslam’la uyumlu hale getirmeye çalışmışlardır. 

Müslüman düşünürler ağırlıklı olarak Aristo ve Eflatun’un eserleri üzerine yoğunlaşmış, onlari bazı tasarruflarla Arapçaya çevirip geniş biçimde açıklamalar eklemişlerdir. felsefe alanında öne çıkan isimlerden bazıları Farabi, İbn Sina ve İbn Rüst’tür.

Müslümanlar filozofların felsefe alanında yaptığı çalışmalar dünyaya öncülük etmiş, başta İspanya olmak üzere Avrupa ülkelerinde takip edilmistir.

İslam ilim ve. düşünce ürünlerinin Batıya transferinde bir katalizör vazifesi görmüşlerdir. Kur’an-ı Kerim yirmi üç yıl boyunca, yaşanan belirli olaylara bağlı olarak kısım kısım indirilmiştir. Kur’an’ın anlaşılmasında Hz. Peygamber’in hayatının ve onun yaşadığı dönemin iyi bilinmesi son derece önemlidir.Buna ilaveten Kur’an’ın anlaşılması için Hz. Peygamber’in (s.a.v)sünnetinin de iyi bilinmesi gerekir.

Kur’an’ın anlaşılmasında, onun dili olan Arapçanın her yönüyle çok iyi bilinmesinin gerektiği tartışılmaz bir konudur.

Hz.  Abbas’tır.

Bu yolla tefsir ilmi gün geçtikçe gelişmiştir. Tarih içinde çok sayıda tefsir kitapları yazılmıştır. Bu kitapları yaz belirli bir düzen içinde çok boyutlu olarak açıklanmıştır. Taberi, Fahreddin er-Razi, Kadı Beyzavi ve Zemahşerinin tefsirleri bu alanın önde gelen tefsirlerindendir. konu 

SELAM ve DUA ile